23 Eylül 2013 Pazartesi

Bir Yitiksin…

Her gidiş bir zorunluluk mudur?
Yâda her gidiş bir tehcir mi?
Gözlerini dünyaya açtığın yer ile 
Gözlerini dünyaya kapadığın yer,
Farklı ise; tehcire uğramış mısındır?

Bu bir zorunluluk değilse yâda bir tehcir;

Geçmişe dair bir ezgi neden burkar yüreğini?
Bir imge, silik bir hatıra, tanıdık bir yüz hayali,
Neden sızlatır burun direğini?

Çocukluğunu asıp gittiğin yıldızlar artık senin değildir.
Gençliğini buruk bir sevda masalında,
Kaf dağında bıraktığın gibi…

Bu masalın sonunda gökten üç elma düşmez.

Sana düşen, hüzün denizinde tanımadığın yıldızlara bakarak, kaybolmaktır.
Sana düşen, sahte mehtaplarda sahte sevdalara düşmektir.
Sana düşen, sabahlarını ve akşamlarını,
Uykularını ve kâbuslarını, dertlerini ve sevinçlerini
Hülasa senin olan daha doğrusu
Bir zamanlar senin olan her şeyi kekremsi bir melankoli tadında özlemektir.

Dönüş mü?
Ne orada bıraktığın sen sensin,
Ne de buradaki sen, sensin artık.
Bir yitiksin…

Arif ARCAN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder