31 Ekim 2012 Çarşamba

Hayat kimine göre bir Tiyatro sahnesidir....

   Çocukluktan, gençliği adımlamaya başladığım sıralarda, kıymetli validemin arkadaşlarının konuşmalarına ister istemez şahit olmuşumdur. O zamanlar onlarda bizim yaşlarda idiler. Çoğunun hayatı mutluluğu oynamak ile geçtiğini üzülerek hatırlıyorum.  Bunu böyle yazdığıma bakmayın, o zaman bilmiyordum şimdiler de anlamaya başladım.

   Hatırım da kaldığı kadarı ile, ev hayatlarından şikayetle geçerdi zamanları, kiminin göz yaşlarına şahit olurdum, kiminin yüzündeki morluklara.  O zamanlar bu olayları anlamam zordu.
İnsanların evlenecekleri insanları seçmeleri konusunda etraflarında yeterince donanımlı kimseler bulunmaz mıydı?
Neden hayatı ve hayatları eziyete döndürecek evlilikler yapmışlardı?
Bu hususta evlenecek hanımların seçme hakkı yok muydu?
Bunu dindarlık üzerinden mi dayatıyorlardı?
Toplumsal baskı veya yeni tabirle mahale baskısı veya aile içi baskı bu garip evlilikleri yapmaya etki eder miydi?
Cidden şimdilerde bile bu sorulara çözümümüz var mı bilinmez. Bunlar geçmişten gelen üzerimize heyula gibi yapışmış bir kader mi?
Bence değil, artık değil. Nedeni artık insanlarımız evliliklerinde seçim yaparken daha ekonomik bakıyor olabilirler mi? diye düşünüyorum.

Peki şimdi soruları sorabilirim.
Niçin Evin hanımları ve Beyleri mutluluklarını dışarıda arıyorlar?
Niçin Eşleri ile geçimsizlikleri artıyor?
Niçin Boşanma oranları yükseliyor?
Niçin Çocuklarımızın başı yerde geziyor?
Niçin zengin bir eş bizi mutlu etmiyor?
Niçin Mutluluğu oynayıp Kendi sayfamızda mutluluğu oynayan fotoğraflar çekip yayınlıyoruz?
Neden olmuyor şu az ömürlü dünya da neden ailelerimiz çatlıyor?

Umarım, her dostum ve arkadaşım evin de mutludur da yüreğimize su serpilir...

Selam ve dua ile
Serdar Karamanlı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder