23 Şubat 2012 Perşembe

Ünvanlar Gelirken Erdemler Gidiyordu...


Ünvanlar Gelirken Erdemler Gidiyordu...
Her bir unvanda daha da azaldık.
Artık söz konusu olan erdem, insanlık, ahlak değil, unvanlardı............
Unvanlar Gelirken Erdemler Gidiyordu...
Her bir unvanda daha da azaldık…
Artık söz konusu olan erdem, insanlık, ahlak değil, unvanlardı…
Erdemlerden, insanlıktan bahsetmek komikleşti.   
Söz gelimi unvan ve kariyer kimdeyse, erdem ve ahlakta ondaydı…               
Gerisi bomboştu.
Her bir unvan bir erdemi götürdü.
Erdemleri ve unvanları bir arada tutamadık.
Neden ismimizin önüne gelen unvan ve her yeni diploma bizden bir erdemi götürdü?
Neden insanlığı, ahlakı, erdemi ve unvanları bir kaba sığdıramadık?
Unvan kazanabilmenin tek yolu eğitim yuvalarımız(!) olan okullardı.
Peki neden okullarımız hem insanlığı hem de unvanları kazandıramadı?
Karneler, diplomalar iyiliğin de erdemin de tek sembolü haline getirildi.
Ve bunu bizim biricik eğitim yuvalarımız(!) yaptı..
Karnesi, diploması iyi olan çocuk, genç takdir gördü.
Erdem ve ahlaklarını soran merak eden olmadı.
Sürekli karnesi nasıl diploması nasıl diye merak ettik.
Tatlı bir çocuğu gördüğümüzde daha adını, nasıl olduğunu sormadan ‘ karnen nasıl’ diye sorduk. Hiç utanmadan sorduk bu soruyu.
Çocuk artık her yerde ilk bu soruyu duyduğu için; saygısız, sevgisiz, yalan söyleyen, kötü ahlaklı fakat karnesi iyi bir çocuk oldu…
Ve hep bu sorunun cevabını en güzel şekilde vermek için uğraştı..                                              
Ve çocukta çözdü olayı.. 
 Hayatın ve tüm değerlerin iyi karne ve diplomadan öteye gitmediğini anladılar.                                                                                                             
Artık sadece kağıtların değerini yükseltmek için uğraştılar.
 Ve makineleşme çağı başlamış oldu.
 Ve diplomaya tapan/taptırılan bir nesil türetildi.
 Makineye dönen sorgulamayan düşünmeyen sadece ezber yapan aptal bir nesil meydana geldi… Erdemsiz. insanlıktan uzak fakat diplomalı bir nesil..
 Zaten önemli olanda bu değil miyd?
 Herkes unvanı kadar konuşabildi.
 Kariyeri ve unvanı varsa ne söylediği önemli değildi.
 Ne de olsa unvanı vardı.
 Sözünün doğru olup olmadığı önemli değildi.
 Ve nesil birbirini ezerek yükselmek zorunda bırakıldı.
 Sürekli bir diploma yükseltme yarışı başladı.
 Bu yarış içinde tüm insanlığımızı kaybettik.
 Göremedik nesillerimize neler olduğunu,
 Fark etmedik yükseldiğimizi sandık fakat gün geçtikçe battık.
 Diplomalarımız çoğaldıkça insanlığımız azaldı.
 Biz de battıkça battık..
 
Rojan Çiltepe

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder