Kalbi mühürlü gibi duran
Dindarı aşağılık gözlerinle süzen,
Onları güya aşağıda gören,
Gözlerindeki ve bakışlarındaki,
Kibri tavan yapan zat.
Sen bizim hiç bir şeyimiz değilsin.
Sesin kulağımıza
Yazın gözlerimize
Görüntün zihnimize deymesin.
İnandığın idolojinin bağlılarınla
Beraber olduğunda
Temiz Mü'minleri rencide etme
Atalarından duyduğun martavalları
Tekrar etmeden
Vicdanın ve Aklın süzgecinden geçir.
Papağanlaşma
Konuşmadan evvel
Zihnine ve bedenine Gusul aldır.
İnanç hanenden Müslümanı sildir.
Sen ne misin?
Ne bileyim nesin?
Kendine Müslümanım diyorsun.
Başı örtülüden gıcık alıyorsun.
Bir Mü'min görsen,
Ağızın ve zihnin bulanıyor.
İstiyorsun ki;
Çöpçü olsun,
Evinize temizliğe gelsin,
Sıkışınca kalbin,
Ferahlamak için
Üç beş kuruş vereyim,
Onu kenarda tutayım.
Dedim ya Sen ve Senin gibiler
Bizim hiç bir şeyimiz değilsiniz.
Lakin katlanılması gereken
Varlıklarsınız.
Şu vakite kadar.
Anlamaya çalışana ve saygı duyana kadar.
O zamana kadar
Bir Müslümanın adını
Ağızınıza almadan evvel
İnsan olun sonra da
Zihninize ve bedeninize Gusul ettirin.
Serdar KARAMANLI
23 Nisan 2011
Sevgili kardeşim Serdar, yine şiir yazarak klasını göstermişsin, ama bazı eleştirilerimi de yazayım değil mi?
YanıtlaSil1. İlk önce tashih: "Ferahlamak üç beş kuruş vereyim" bu cümle hatalı, düzeldelim
2. Papağanların gülü başlığı, içerikde hiçbir şekilde dile getirilmemiş
3. Bununla beraber güzel enstantaneler de var örneğin "zihninize ve bedeninize gusledin"
Şimdilik bu kadar
Sert gibi duruyor dimi?
YanıtlaSilYazdığım zihin o kadar sert ki benim yazdığım yumuşak kaldı.